kesin teminat mektubunun iadesi talebine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, … Anonim Şirketi tarafından açılan “… ihale kayıt numaralı “… ALIM İŞİ” adı altındaki ihale için vekiledeni tarafından davalı tarafa sözleşme bedelinin %10’u oranında olan * Türk Lirası değerinde … A.Ş. muhataplı *kesin teminat mektubu verildiğini, davalı şirketin sözleşmesel sorumluluğunu yerine getirmediğini beyanla söz konusu banka teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespitini ve vekiledeni şirkete iadesine karar verilmesini talep etmiş ise de, davalı vekili * cevap dilekçesi ile dava konusu teminat mektubunun iade edildiğini beyan ettiği gibi, davacı vekili de *dilekçesi ile işbu davanın açılmasından sonra davalı yan tarafından dava konusu kesin teminat mektubunun bankaya iade edildiğini, bu nedenle davanın konusuz kaldığını, ancak davanın açılmasına davalı yan sebep olduğundan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmişlerdir. İş bu durumda davacı vekilinin ve davalı vekilinin imzalı beyanlarına göre, dava konusu kesin teminat mektubunun bankaya iade edildiği ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. 
Devamı...

Sosyal Tesisi İşletilmesi Personel Alımına Ait Sözleşme imzalandığını, Sözleşmenin İş Tanımı başlıklı 5 maddesinin işin tanımını yaptığını, buna göre müvekkilinin davalı … sosyal tesislerine personel desteği- alımı hizmeti vermeyi taahhüt ettiğini, Sözleşmenin İşin Süresi başlıklı 9. Maddesi sözleşmenin süresini düzenlediğini, buna göre müvekkilinin davalı belediyeye * tarihi ile *tarihleri arasında personel desteği vermeyi taahhüt ettiğini, Sözleşmenin Türü ve Bedeli başlıklı 6. Maddesi sözleşme gereğince verilecek hizmet karşılığında müvekkiline ödenecek olan bedeli düzenlediğini, buna göre davalı belediyeye sözleşmede belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere müvekkiline*TL ödemeyi taahhüt ettiğini, Sözleşmenin KHK ile fesih edilmesi üzerine, müvekkilinin *tarihinde davalı belediyeye başvurarak … İHK nolu hizmet alım sözleşmesinin * KHK ile fesih edildiğini, fesih sebebi ile tahakkuk etmiş olan * TL tazminatın ödenmesini talep ettiğini, bu talebi davalı belediyece karşılanmayınca bu kez davalı … hakkında Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyasından icra takibi yaptıklarını, davalı belediyenin hiçbir gerekçe göstermeksizin icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, bu sebeple yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Devamı...

Belediye arasındaki sözleşmenin de eki olduğu anlaşılmasına, sözleşmenin iş miktarında artma ve eksilmeler, ilave işler başlıklı 15.maddesindeki düzenlemenin (iş miktarında yüklenici iş bu sözleşme bedelinin +- %10 oranında değişiklik, ilave veya aynı oranda indirim yapmakta serbest olup, açıklanan yetkinin yüklenici tarafından kullanılması halinde birim fiyatlarda hiç bir değişiklik olmayacak ve işler sözleşmede belirtilen koşullar ve birim fiyatlarla yapılacaktır) sözleşme kapsamındaki işler yönünden +- %10 oranında değişiklik yapılabileceği, bu oranlar kapsamında yapılan değişikliklerin sözleşmedeki birim fiyatlarla kararlaştırılmış bulunmasına, bu oranlar üzerinde imalat yapılması halinde bedelinin ödenmeyeceği hususunu içermemesine, mahkemesince alınan bilirkişi raporu ile de yapılıp dava dışı idareye teslim edilen toplam tüm işler yönünden taraflar arasındaki sözleşme kapsamında değerlendirme yapılarak taraf defter ve kayıtlarındaki ihtilafsız ödemeler, sözleşme kapsamında yapılması gereken kesintiler de değerlenidirilmek sureti ile verilen mahkeme kararı dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olmakla taraf vekillerinin istinaf talepleri
Devamı...

İdare tarafından gönderilen belgeler incelendiğinde teklif değerlendirme aşamasında şikayete konu iş kalemlerinin bir kısmının aralarında ihale komisyonu uzman üyesinin de yer aldığı bir heyet tarafından numune değerlendirilmesi yapılarak imza altına alındığı, şikayete konu diğer kısmının ise yine aralarında ihale komisyonu uzman üyesinin de yer aldığı başka bir heyet tarafından numune değerlendirilmesi yapılarak imza altına alındığı anlaşılmıştır. İdareye yapılan şikayet başvurusu üzerine aralarında ihale komisyonu uzman üyesinin de yer aldığı bir heyetin raportör olarak atandığı, anılan raportörler tarafından tekrar inceleme yapıldığı, başvuru sahibi istekli tarafından sunulan numunelerde ürünlerin koptuğu, iğne iplik uyumsuzluğunun olduğu gerekçe gösterilerek söz konusu şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Devamı...

ihalede yeterlik kriteri olarak münhasıran düzenlenen ve isteklilerce teklif zarfı içerisinde sunulması istenilen Teknik Şartnameye Uygunluk Belgesi’nin birim fiyat teklif mektubundaki ifadeden hareketle sunulmayacağı şeklinde bir değerlendirme yapmanın uygun olmayacağı anlaşılmıştır.
Devamı...

aşırı düşük teklif açıklama talep yazısında önemli teklif bileşenlerinin belirlenerek aşırı düşük teklif sorgulamasının yeniden yapılması ve bu aşamadan sonraki işlemlerin mevzuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi yönünde düzeltici işlem belirlenmiştir. Aşırı düşük teklif açıklaması istenebilmesinin ön koşulu, isteklilerin teklifinin geçerli olmasıdır. Bir başka ifadeyle teklifi değerlendirme dışı bırakılması gereken bir istekliden aşırı düşük teklif açıklaması istenilmesi mevzuata uygun olmayacaktır. Ayrıca ihale komisyonunun hukuka aykırı kararını geri alabileceği de açıktır. Söz konusu ihalede gelinen aşamada başvuru sahibinden aşırı düşük teklif açıklaması istenilmeksizin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasında aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Devamı...

aşırı düşük teklif açıklama yazısında personel gideri ve yedek parça amortisman giderine yer verilmiş olmakla birlikte başka bir önemli teklif bileşeni olarak belirtilen “diğer giderler” kaleminin ihale dokümanında yapılan ve birçok maliyet kalemini içeren düzenlemelere göre açık ve net olarak hangi bileşenleri kapsadığı anlaşılamamış olduğundan İdari ve Teknik Şartname içerisindeki düzenlemeler doğrultusunda yukarıda aktarılan ihale konusu işte çalıştırılması talep edilen araçların bakım, onarım, yedek parça, işçilik, yağ, lastik, kasko ve zorunlu trafik sigortası, muayene, egzoz pulu vb. giderlerden hangisine ilişkin açıklama istendiğinin açık ve tereddüde yer vermeyecek bir şekilde belirlenerek aşırı düşük teklif açıklaması istenilmesi gerektiği tespit edilmiştir
Devamı...

Danıştay  kararında ihalenin iptaline ilişkin kararın ihaleyi gerçekleştiren idarece tesis edilen idari bir işlem olduğu ve idari bir davaya konu edilerek iptal edilebileceğinden bahisle itirazen şikâyet başvurusunda iddia edilen hususların incelenerek karar verilmesi gerektiği ifade edilmekle birlikte, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, iptal işleminden önce idareye yapılmış bir şikâyet başvurusunun bulunduğu hallerde, söz konusu iptal işlemlerine yönelik olarak doğrudan Kuruma itirazen şikayet başvurusunda bulunulması gerektiği, diğer bir ifadeyle bu nitelikteki iptal işlemlerinin Kuruma itirazen şikayet başvurusu yapılmaksızın idari bir davaya konu edilebilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır
Devamı...

Üretim tesisinin kiralanmasının tesise ait işletme kayıt belgesindeki bilgileri (yazılı ticaret unvanı, gerçek ve tüzel kişi, işletme adresi ve faaliyet konusu) değiştirmeyeceği, yüklenicinin kiralanan tesise ait gıda üretim izin belgesi veya işletme kayıt belgesinin sunulmasının yeterli olduğu, söz konusu düzenlemede herhangi bir aykırılık bulunmadığı ve teklif verilmesine engel olacak niteliğinin de bulunmadığı anlaşıldığından, başvuru sahibinin iddiasının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Devamı...

istekli tarafından sunulan iş deneyim belgesinin özel sektöre gerçekleştirilen işe ilişkin olmadığından başvuru sahibinin ihale üzerinde bırakılan istekli tarafından sunulan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun ilgili hükümleri çerçevesinde düzenlenen fatura örneklerinin yetkili olan meslek mensubu veya vergi dairesi tarafından onaylanmadığı iddiasının da dayanaksız olduğu sonucuna varılmıştır.
Devamı...

belirtilen Danıştay kararlarında da ifade edildiği üzere, şikâyet süresinin, kesinleşen ikinci ihale kararının tebliğ edildiği tarih olan * tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği, zira davacının ikinci ihale kararı ile ihale dışı bırakıldığı, öncesinde ihale üzerinde kaldığından herhangi bir hak kaybının söz konusu olmadığı,Kamu İhale Kanununun 55. maddesine göre de hak kaybına uğranılması hâlinde şikâyet başvurusunda bulunulabileceğinin açık olduğu, dolayısıyla yasal süresi içinde şikâyet yoluna başvuru yapıldığı gözetilmeksizin, itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddine dair dava konusu Kurul kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.” gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.
Devamı...

İhaleye ait İdari Şartname’nin 7.5.2. maddesi ile Teknik Şartname’nin 2.3.3. maddesinde yer alan düzenlemeleri karşısında Teknik Şartname’nin 4.6.8 ve 4.6.10. maddelerinde istenilen kriterlerin karşılanamadığı sabit olduğundan, demonstrasyon İşleminin tekrarlanmasında hukuki yarar bulunmamaktadır.Bu itibarla, ihale konusu işin Teknik Şartname’sinde belirtilen özelliklerin sağlanamadığı açık olduğundan ve ihaleye ait İdari Şartname ve Teknik Şartnamesinde yer alan düzenlemeler karşısında davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiği sonucuna ulaşıldığından dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Devamı...

4734 sayılı Kanun’un 17. ve 58. maddelerinde, ihaleden yasaklanmayı gerektirecek yasak fiil veya davranışlarda bulunan kişilerin ihaleden yasaklanmaları yanında geçici teminatlarının da irat kaydedileceğine yönelik bir kurala yer verilmediği; aynı Kanun’un 10. maddesi açısından bakıldığında ise, 17. maddeye aykırılık durumunun taahhüt kapsamında sunulacak belgeler arasında Yapım İşleri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nde sayılmadığı, davacı şirket tarafından sunulan teklif mektubunun içeriğinde geçen beyanın “taahhütnameye aykırılık” kavramı kapsamında değerlendirilmesinin hukuken mümkün olmadığı dikkate alındığında, davacı şirketin geçici teminatının gelir kaydedilmesine yönelik olarak tesis edilen işleme karşı davalı idareye yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine yönelik Kurul kararında hukuka uygunluk, Mahkemece bu kısma ilişkin olarak davanın reddi yönünde verilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
Devamı...

Teknik Şartname’de istenilen tüm özelliklerin söz konusu kataloglar üzerinde tespitinin yapılabilmesi gerekliliğine yer verilmesi karşısında katalogda yer verilen ifadeler yanında görsellerin de teklif edilen malın özelliklerinin tespitinde dikkate alınabileceği, bu bakımdan davacı şirket tarafından teklif edilen reflektörün özelliklerine katalogda yazılı ve görsel olarak yer verildiği, nitekim ihale komisyonu tarafından yapılan ve tutanak altına alınan demonstrasyonda da davacı şirket tarafından teklif edilen ürünlerinin teknik özelliğini taşıdığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.Bu durumda, dava konusu Kurul kararının davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin kısmında da hukuka uygunluk bulunmamaktadır…” gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir
Devamı...

4734 sayılı Kanun’un 56. maddesinin lafzından, başvuru sahibinin iddialarından sadece şikâyette yer alan iddiaların anlaşılamayacağı, Kanun’da böyle bir sınırlama yapılmadığı, Kamu İhale Kurulu tarafından başvuru sahibinin itirazen şikâyet başvurusundaki iddialarının, şikâyet aşamasında öne sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Devamı...

4734 sayılı Kanun’un yukarıda aktarılan 56. maddesinin lafzından, başvuru sahibinin iddialarından sadece şikâyet başvurusunda yer alan iddiaların anlaşılmayacağı, şikâyet ve itirazen şikâyet başvurularında yer alan tüm iddiaların incelenmesi gerektiği, Kanun’da sayma suretiyle bir sınırlama yapılmadığı, Kamu İhale Kurulu’nun, başvuru sahibinin itirazen şikâyet başvurusundaki iddialarını, bu iddiaların şikâyet aşamasında öne sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın incelemesi gerektirir
Devamı...

hizmet alımları için öngörülen üst limit tutarının dört katının altında kalan danışmanlık hizmetlerinin, hizmet alımı ihalesiyle gerçekleştirilebileceği, tekliflerin değerlendirilmesinin Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği hükümleri ile Kamu İhale Genel Tebliği’nin hizmet alımı ihalelerine ilişkin açıklamaları doğrultusunda yapılması gerektiği,
Devamı...

yaklaşık maliyetin hatalı belirlenmesi veya yanlış güncellenmesi neticesinde kendi teklifinin yaklaşık maliyetin üzerinde kaldığı, yaklaşık maliyetin düzeltilmesiyle kendi teklifinin yaklaşık maliyetin altında kalacağına yönelik bir iddiasının da bulunmadığı göz önüne alındığında, teklifi idarece uygun bulunmayan başvuru sahibinin kendi tekliflerinin altında teklif sunan tüm isteklilerin tekliflerinin geçerli olmadığına yönelik iddialarına ilişkin olarak korunması gereken herhangi bir hak veya menfaatinin söz konusu olmadığı anlaşıldığı
Devamı...

isteklinin iş deneyimini tevsiken özel sektöre gerçekleştirilen bir iş kapsamında sözleşme ve bu sözleşmeye ait faturaları sunduğu tespit edilmiştir. Söz konusu sözleşmenin “Araç Çalışma Hizmet Sözleşmesi” olduğu, sözleşmenin “İşin Tanımı” başlıklı 3’üncü maddesinde “Sözleşme konusu iş Ltd.Şti.nin;  Şti'nin Ulaştırma Bakanlığına Yetki belgesine kayıtlı olan * Taşımacılık Ltd.Şti' ne ait * plakalı araçları noter sözleşmesi ile kiralaması ve işleticisi olması nedeniyle* Turizme ait yolcuların 2 adet otobüs ile * – * arasında taşıma işidir.”  şeklinde olduğu görülmüştür. İşin tanımından sözleşme konusu işin şehirlerarası yolcu taşımacılığı işi olduğu anlaşılmaktadır.
Devamı...

Sözleşme Tasarısı’nın 16’ncı maddesinde sözleşmeye aykırılık hallerinin düzenlendiği ve işin ifası sırasında bahse konu durumların gerçekleşmesi halinde yükleniciye uygulanacak cezalara ilişkin düzenlemeler yapıldığı, Teknik Şartname’nin “Yemek Hizmetinde Görevli Personel” başlığı altında yer alan düzenlemede ise işin yürütülmesi aşamasında hastane bünyesinde çalışan kadrolu 20 personelin garson olarak çalışacağının belirtildiği, bahsi geçen personelin maaş, özlük hakları, kıyafet gibi tüm sorumluluklarının hastane idaresine ait olduğunun açıkça ifade edildiği, söz konusu personelin hata veya kusurlarının kendilerine ait olduğunun ve yemek şirketi ile ilgisi olmadığının da net bir şekilde belirtildiği görülmüş, dolayısıyla garson olarak çalıştırılacak 20 personele ilişkin olarak Sözleşme Tasarısı’nın 16’ncı maddesinde yer verilen hükümlerin uygulanmasının söz konusu olamayacağı, ihale konusu yemek hizmeti işinde görev yapan diğer personel tarafından sözleşmeye aykırılık halleri olarak öngörülen davranışlarda bulunulması halinde ilgili cezai yaptırımların uygulanacağı anlaşıldığından Teknik Şartname’nin “Yemek Hizmetinde Görevli Personel” başlıklı maddesi ile Sözleşme Tasarısı’nın 16’ncı maddesi arasında çelişki bulunmadığı
Devamı...

Teknik Şartname’de tavuk göğsü miktarının gramajına ilişkin net bir belirleme yapıldığı ve kemiksiz et kullanılmasının öngörüldüğü, ihale konusu ihtiyacı karşılamak amacıyla idarelerin teknik özellikler belirleme konusunda takdir yetkisinin bulunduğu göz önüne alındığında, anılan düzenlemenin sağlıklı teklif hazırlanmasına engel bir düzenleme olmadığı
Devamı...

ihalelere katılacak aday veya isteklilerin tüzel kişi olması halinde ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirkülerinin sunması gerektiği
Devamı...

davacı idare, yaklaşık maliyet cetveli ile ihale dökümanlarında belirlenen bedelin pisaya fiyatları üzerinde tesbit edildiği ve hayali imalâtlara yer verildiğini ileri sürdüğünden idare elemanlarının fiyatların belirlenmesinde kusurlu bulunduklarının saptanması durumunda haksız fiil hükümlerine göre fazla ödeme ile oluşan idare zaranından sorumlu tutulacakları ortadadır.Her ne kadar kesin kabul ve kesin hesap işlemleri yapılmamış ise de; yüklenici tarafından iş tamamlanarak teslim edildiği ve geçici kabul yapılmasına rağmen davacı iş sahibi tarafından kesin kabul ve kesin hesap yapılmayarak eldeki dava açıldığından mahkemece tasfiye kesin hesabın çıkartılarak sonucuna göre fazla ödeme yapılıp yapılmadığı, davalıların hangi hukuki sebeple sorumlu olacaklarının tespiti gerekir…. açılan bir dava söz konusu olmadığı gibi, kesin kabul ve kesin hesap işlemlerinin yapılmasını bekleme zorunluluğu da bulunmamaktadır.
Devamı...

davacıyla yapılan sözleşmeye konu işin yapımını, dava dışı … Ltd.Şti’ne ihale ile verdiği, ancak yine dava dışı …Ltd.Şti’nin şikayeti üzerine Kamu İhaleKurumu’nun *gün ve * kararıyla ihalenin iptâl edilmesi üzerine davalı idare sözleşme imzalaması için davacıyı davet etmiş ve*tarihli sözleşme imzalanarak davacı işe başlatılmıştır. Bu arada … Ltd.Şti’nin, Kamu İhale Kurumu’nun yukarıda sözü edilen kararı aleyhine iptâl istemiyle açtığı dava sonunda, * tarihinde ihalenin iptâline ilişkin Kamu İhaleKurumu’nun kararının hukuka aykırı olduğunun kabulüne karar verilmiştir. Bu nedenle davalı tarafından önce işin yapımı durdurulmuş, *tarihinde idare mahkemesi kararı gerekçe gösterilerek, davacı ile yapılan sözleşme feshedilmiştir. Bu haliyle davacı sözleşmesinin feshinin subjektif imkânsızlık sonucu olduğu anlaşılmaktadır. BK’nın *maddesi hükmünce davalı iş sahibi açısından edimin yerine getirilmesi imkânsız olmakla BK’nın * maddesince davalının kusursuz olduğu açıktır. Ne var ki, karşılıklı borçlanmayı içeren sözleşmelerde borcundan böylece kurtulan davalı, almış olduğu şeyleri, nedensiz edimin kuralları uyarınca geri vermekle yükümlüdür
Devamı...

yapılan ihalenin (KDV hariç) * TL bedelle davalı şirkete ihale edildiği ve ihale komisyonunun 33 sayılı kararı ile * tarihinde ihalenin onaylandığı; ancak, davalı şirketin ihale tarihi itibari ile kesinleşmiş SSK prim borcunun bulunması sebebiyle sözleşme imzalanamadığı ve.*Genel Müdürlüğü'nden *TL temin edildiği, fazladan * TL bedel ödendiği, ayrıca damga vergisi, ihale ilânı ve ihaleden yasaklama kararı ile ilgili masraf yapıldığı ileri sürülerek * TL maddi tazminatın davalıdan tahsili istenmiştir.Taraflar arasında kurulması amaçlanan akdî ilişki; niteliğince, somut olayda uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun * maddesinde tanımı yapılan bir “eser” sözleşmesidir. Davacı iş sahibi; davalı şirket ise yüklenicidir. Ancak, ihale dökümanına aykırı olarak yüklenicinin kesinleşmiş SSK prim borcu bulunduğu halde ihaleye katılan yüklenici şirket ile davacı, sözleşme yapmamıştır. Davacı tarafından yapılan ihale “ihtiyari ihale” niteliğinde olup, davacı 4734 Sayılı Kamu İhaleKanunu ile 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmesi Kanunu hükümlerine tâbi değildir. Kural olarak, ihtiyari ihalede ihaleden dönülmesi ve yazılı sözleşme yapılmaması sebebi ile “olumlu” zarar istenemez. Ancak, davalının kusurlu tutum ve davranışları yahut işlemleri sonucu yanlar arasında sözleşme kurulamamışsa, kurulmasına güvenilen sözleşmenin kurulamaması yüzünden uğradığı menfi zararı davacı davalıdan isteyebilir
Devamı...

bilirkişi kurulunca sunulan asıl rapor ile ek raporun kapsamları, kendi içinde çelişkilidir. Davada; bedeli istenen işler, yanlar arasındaki sözleşme kapsamında kalan işlerden olduğunun ve geçici hakediş raporlarına girdiğinin kabulü halinde Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 40. maddesi; kesin hakediş raporu kapsamında ise 41. maddesi hükmüne uygun şekilde yüklenici tarafından itiraz olunmaması durumunda, yüklenici yönünden hakedişler kesinleşmiş olacağından ve hakediş bedelleri de ödenmişse yüklenicinin isteyebileceği iş bedeli kalmayacaktır. Sözleşme dışında işler yapılmışsa bedelleri; Borçlar Kanunu’nun * ve izleyen madde hükümleri ve “vekâletsiz iş görme koşulları” gözetilerek, işlerin yapıldığı zamandaki serbest piyasa fiyatlarına göre uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde keşif yapılmak suretiyle yaptırılacak inceleme sonucu mahkemece belirlenmesi gerekir
Devamı...

 eski ve yeni asgari ücret arasındaki farklara ihale tenzilatı uygulanıp uygulanmayacağı, ihale tenzilatı uygulanmak suretiyle eksik ödeme yapılıp yapılmadığı, * taban ücretinin artması nedeniyle artıştan kaynaklanan *primleri ile işsizlik sigortası primlerinin davacıya ödenmesi gerekip gerekmediği, gerekiyorsa ne miktar eksik ödeme yapıldığı konularında toplanmaktadır. Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak *TL alacağın tahsili istenmiş, bu miktarın ne kadarının asgari ücretteki artışlara ihale tenzilatı uygulanmasından, ne miktarının da …. taban ücreti artışlarından kaynaklandığı açıklanmamıştır. Bilirkişilerce davacının alacağı düzenlenen her bir hakedişin sözleşme ve eklerine uygunluğu denetlenerek ve varsa sözleşmeye aykırılıklar ile hesap hataları düzeltilerek hesaplanacağından davada talep edilen*TL alacağın hakedişlere dağıtılması, hangi hakedişte ne miktar eksik ödeme yapıldığının ve bu eksik ödemenin ne miktarının hatalı ihale tenzilatı uygulanmasından, ne miktarının da *taban ücret artışlarından kaynaklandığı açıklanmalıdır.
Devamı...

Davacının alacak istemine gelince; mahkemece bilirkişi raporuna göre davacı alacağına hükmedilmiştir. Oysa hükme dayanak raporda, hakedişler Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 40 ve 41. madde hükümlerince incelenmediği gibi dosya içeriğine de uygun, itirazları cevaplandıran nitelikte olmadığından yeterli değildir. Davalı iş sahibi temerrüde düşen yükleniciden gecikme cezası kesmekte haklı olduğu gibi esasen YİGŞ’nin az yukarıda değinilen hükümlerine uygun biçimde ceza kesintisi yapılan hakedişlere usulüne uygun itirazî kaydı bulunmadığından cezanın iadesine karar verilmesi doğru olmamıştır
Devamı...

dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu hükme göre, davanın açılmasından sonra dava konusu mal ve haklar davacının mülkiyetinden çıkar ve malik değişirse davacının “davacı sıfatı ve dava takip yetkisi” devir tarihi itibariyle kendiliğinden sona erer, “davacı sıfatı ve dava takip yetkisi” dava konusunu devralmış olan üçüncü kişiye geçer. Dava konusu mal veya hakkın başkasına devredilmesi ile o mal veya hakka bağlı olan dava hakkı da birlikte devredilmiş sayılacağından dava konusu mal veya hakkın kamulaştırılma, ortaklığın giderilmesi yoluyla satılma, cebri icra yoluyla satılma, üçüncü kişi tarafından mahkeme kararıyla iktisap edilme, imar kanununa göre şüyulandırılma, şufa hakkının kullanılması gibi tarafların iradesi dışında üçüncü kişilerin eline geçmesi hallerinde de bu hükmün uygulanacağının kabulü gerekir.
Devamı...

bilirkişilerden ek rapor alınarak, idarenin *tarihli yazısında açıklanan ve sözleşme bazındaki hastanelere göre ihale bedellerini belirten yazısı gözetilmek suretiyle her bir hastanedeki gecikme süresine isabet eden ceza tutarını, *maddedeki %01 oranı uygulanmak suretiyle hesaplatmak ve böylece bulunan miktarın, davadan sonra kesintinin yapıldığı anlaşılmakla kesinti tarihlerine göre ve davada talep olunan faiz oranlarıyla tahsiline karar vermekten ibarettir. Karar bu nedenle bozulmalıdır
Devamı...

Davacı yüklenici iş programında belirtilen sürelere uymayıp işe başlamamış, edimini ifa etmemiştir. Bu durumda davalı idarenin 4735 Sayılı Kamu İhaleleri Sözleşmeleri Yasası'nın 20/a ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 48. maddesi uyarınca sözleşmeyi feshedip teminat mektubunu nakde çevirip gelir kaydetmesi için gerekli yasal koşulların oluştuğu herhangi bir kuşkuya yer vermeyecek derecede açıklık kazanmıştır. O halde iş sahibi idare sözleşmeyi feshetmekte haklıdır.
Devamı...

Mahkemece her üç köyde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporlarına göre sonuca varılmış ise de, BK'nın * maddeleri doğrultusunda yapılan imalatın kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olup olmadığı, ayıplı ve noksan imalat varsa bedelinin ne olduğu saptanmamıştır. Davalı Birlik, sözleşmesine uygun olmayan ve kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı bulunan kuyuları teslim almak zorunda değildir. Bilirkişi raporuna göre her üç köyde yapılan sondaj imalatının sözleşmesine uygun olup olmadığı, eserin reddi gerekip gerekmediği, eksik ve ayıplı ise bedelden indirim gerekip gerekmediği ve miktarı hususlarında açıklama yapılmamıştır. Bu nedenle mahkemece bilirkişilerden ek rapor alınarak yukarıda açıklanan doğrultuda davacı alacağı hesap ettirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile ve*köyündeki imalat bedeli dikkate alınmadan davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür
Devamı...

 sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan*yılı Deprem Yönetmeliği'ne uygun şekilde inşaatın gerçekleştirildiğini savunmuştur. Mahkemece talimat yolu ile*Mahkemeleri aracılığı ile alınan bilirkişi raporları ile sonuca varılmıştır. Bilirkişilerce inşaatın yapımı sırasında alınması gereken 3.7 ve 28 günlük karot numunelerinin dosyaya sunulamadığından bahisle yapılan imalatın ayıplı olduğunun ispatlanamadığı sonucuna varılmış ise de, karot deneyi yapılmadan ve gerektiğinde inşaat diğer teknik vasıtalarla incelenmeden dosya üzerinden alınan raporla sonuca varılması doğru olmamıştır. Bu nedenle mahkemece mahallinde bilirkişi vasıtası ile keşif yapılarak ve mevcut inşaattan karot numuneleri alınıp ve gerektiğinde inşaatın diğer teknik yöntemlerle incelenmesi yapılarak *yılı Deprem Yönetmeliği'ne uygun biçimde inşa edilip edilmediği araştırılıp inşaatın *yılı Deprem Yönetmeliği'ne ve diğer teknik koşullarına uygun yapıldığının saptanması halinde davanın şimdiki gibi reddine, aksi takdirde davalının kusurlu imalat yaptığının ve güçlendirilmesi gerektiğinin belirlenmesi halinde ise gizli ayıbın ortaya çıktığı tarihteki *yılı mahalli rayiçleriyle saptanacak güçlendirme bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmelidir. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

sözleşmeyle davalı şirketin ikmâl inşaatını anahtar teslimi götürü bedel esasıyla* TL + KDV'ye üstlendiği; sözleşmede işin bitiş tarihinin* olarak kararlaştırıldığı; * ili Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü Süre Uzatım Komisyonu'nun *tarihli kararıyla* tarihinden itibaren 4 gün süre uzatımı verilerek işin bitiş tarihinin * olarak belirlendiği; verilen ek sürede işin tamamlanarak *tarihinden itibar edilmek üzere geçici kabulün yapıldığı ve geçici kabul tutanağının * tarihinde onaylandığı; işle ilgili 2 adet ara hakediş düzenlendiği, kesin hakediş düzenlenmediği anlaşılmaktadır
Devamı...

Yanlar arasında imzalanan sözleşmenin 10.2.1 maddesinde gecikme halinde sözleşme bedelinin %0,06 oranında günlük gecikme cezası kesileceği belirtilmiş ise de, aynı sözleşmenin 9.2 maddesinde ihale dökümanını oluşturan belgeler arasındaki öncelik sırası belirlenmiş ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne (YİGŞ) ilk sırada yer verilmiştir. Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 42. maddesinde ise kabul komisyonunun tespit ettiği eksikliklerin belirlenen sürede yüklenici tarafından giderilmemesi halinde geçecek her gün için giderilecek eksikliklerin durumuna göre sözleşmesinde gecikme cezası olarak yazılı olan miktarın belli bir oranında günlük ceza uygulanacağı belirtilmiştir. Bu nedenle eksikliklerin durumuna, işin mahiyet ve gecikmedeki etkenlere bağlı olarak cezanın belli bir oranda uygulanması sözleşme gereğidir. Nitekim mahkemece alınan bilirkişiler kurulu raporunda da eksikliklerin durumuna göre cezanın %10 oranında uygulanmasının uygun olacağı açıklanmıştır. Bu durumda mahkemece Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 42. maddesinde belirtilen oranda indirim yapılıp yapılmayacağı dosyadaki belgeler, alınan rapor ve eksikliklerin durumu ve aynı inşaatın çevre düzenlemesi ile ilgili sözleşmenin süresinin etkisi de değerlendirilip takdir olunarak dava sonuçlandırılmalıdır. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan sözleşme hükümleri yanlış değerlendirilerek davanın tamamen reddedilmesi doğru olmadığından karar bozulmalıdır. 
Devamı...

faturayı alan kimsenin, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde kapsamı hakkında itirazda bulunmaması sonucu fatura kapsamını kabul etmiş sayılabilmesi için, faturanın yanlar arasındaki yazılı sözleşme şartını değiştirecek içerikli olmaması gerekir. Çünkü, yanlar arasında bir yazılı sözleşme mevcut ise, taraflardan birisi tek yanlı olarak sözleşme hükümlerini değiştiremez. Ancak, taraflar arasında bir yazılı sözleşme yoksa, fatura kapsamına sekiz gün içinde itiraz edilmemiş olması halinde, fatura bir yazılı delil niteliği kazanmış ve karşı tarafın susması sonucu olarak da "sözlü" sözleşmenin koşulunun değiştirilmesi hususunda taraf iradeleri birleşmiş olur. Somut olayda ise, az yukarıda açıklandığı üzere; delil sözleşmesine uygun olarak, bedeli uyuşmazlık konusu olan işin fiyatının belirlenmediği davacı tarafça ileri sürülmektedir. İş bedeli delil sözleşmesine göre belirlenmemişse, fatura kapsamına süresinde itiraz etme zorunluluğu yoktur
Devamı...

Taraflar arasındaki akdi ilişki sözleşme tarihinde yürürlükte olan mülga BK'nın *maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi niteliğinde olup bu sözleşmeler karşılıklı borçlar doğuran tam iki yanlı sözleşmelerdendir. Kural olarak, Borçlar Kanunu hükümlerine göre, akdin feshine ilişkin irade beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran haklardan olup, karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın ona ulaşmasıyla hüküm doğurur. Bu durumda taraflar arasındaki hukuki ilişkininde tasfiyesine karar vermek gerekir. Somut olayda davacı tarafından sözleşmenin tek yanlı olarak feshedilip davalıya bildirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece sözleşme eki yapım işleri genel şartnamesi * maddeye göre fesih kesin kabul tarihinin * tarihi olması gerektiği dava tarihi itibarıyla kesin hesabın tasdik olmadığı kabul edilmiş ise de aynı şartnamenin 48. maddesinde fesih halinde hesabın genel hükümlere göre tasfiye edileceğinden bahsedilmektedir. Bu hüküm ve davacı idare tarafından sözleşmenin feshedildiği hususu dikkate alındığında mahkemece tasfiye hesabının çıkarılmasının gerekirken olayda uygulama yeri olmayan YİGŞ *maddesine dayanılarak davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Yapılması gereken iş konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile tüm hakedişler ve sözleşme hükümleri birlikte değerlendirilmek suretiyle tasfiye hesabının çıkarılarak davacının alacaklı olup olmadığının belirlenip sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan bu gerekçeye kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

tespit dosyası incelenmesinde, davalı şirket vekilince, eldeki davanın davacısı*Şti. aleyhine boya işi yaptırıldığı, ancak ayıplı olduğu iddiasıyla ayıpların tespiti amacıyla mahkemeden bilirkişi incelemesi istenildiği ve yukarıda sözü edilen davacının dayandığı teklif belgesinin de sözleşme olarak eklendiği görülmüştür. Buradaki kabule göre davacı ile dış cephe boyası yapılması konusunda akdî ilişkinin ….. Ltd.Şti. ile kurulduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır. O halde anılan sözleşme çerçevesinde ve dosyadaki kanıtlara göre uyuşmazlığın esasının incelenerek sonucuna uygun hüküm kurulması gerekirken, adı geçen davalının tespit dosyasındaki kabulü gözetilmeden akdî ilişkinin varlığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, aktif  husumet yokluğundan reddedilen davada maktuyu geçmemek üzere nisbi vekâlet ücreti yerine fazla vekâlet ücreti takdiri de kabul biçimi bakımından doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Devamı...

Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 40. maddesi uyarınca ise, geçici hakedişler kesin ödeme niteliğinde değildir ve ödemeler kazanılmış hak sayılmamak üzere geçici hakediş raporları ile ödeneceğinden davalıyı bağlamaz. Bu itibarla davacı alt yüklenici, davaya konu 57 numaralı hakedişe konu imalât bedeline hak kazandığını yasal delillerle ispatlamak zorundadır. Bu durum karşısında mahkemece yapılacak iş, yerinde keşif yapmak suretiyle hakedişe konu imalâtın yapılıp yapılmadığını, yapılmışsa davacının ne miktarda iş bedeline hak kazandığını belirleyen uzman bilirkişi kurulundan rapor alarak oluşacak sonuç doğrultusunda karar vermek olmalıdır.
Devamı...

Taraflar arasında imzalanan * tarihli sözleşme ile … katlı otoparkının davacı yüklenici tarafından yapımının üstlenildiği, sözleşme süresinin yer tesliminden itibaren * gün olduğu, yer tesliminin gecikmeli olarak yapıldığı, sonrasında hafriyat çalışmaları esnasında temelde tarihi kalıntılar bulunması sebebiyle inşaatın durdurulduğu, inşaata yeniden başlanılması için …. Kurulu kararının beklenildiği, bu süreçte taraflar arasında karşılıklı ihtarlar keşide edildiği, anlaşılmıştır. Dosyada mevcut bulunan aralarında bilirkişinin de bulunduğu * tarihli raporda, "katlı otopark yapılmasına konu alanın … Bakanlığı … Kurulu'nun * tarih ve * numaralı kararı ile … ili, … İlçesi, *parselde bulunan katlı otopark altındaki kültür varlıklarını içerisine alan bölüm üçüncü derecede arkeolojik sit alanı olarak tescillendiği, yine kurul tarafından alınan * gün ve * nolu karar ile söz konusu alandaki kültür varlıkları kalıntılarının koruma altına alınmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan, bahse konu kültür varlığının … sayılı … Kanunu'nun * maddede belirtilen 'Korunması gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları' kapsamına girdiği, anılan Yasa'nın * maddesinde a.*sıralarında belirtilen 'kültür varlığı" 'ören yeri" tanımına uyduğu ve söz konusu alanlarda ilgili yasalar ve ilgili Kurul Kararları çerçevesinde faaliyette bulunulması gerektiği" mütalaa olunmuştur. Böylelikle, sözleşme konusu imalâtın yapımı sırasında *sayılı kanun kapsamında korunması gereken tarihi eserin ortaya çıkması nedeniyle … Kurulundan onay alınması, tadilat projeleri yapılması, gerektiği, bunların yapımının işin süresini uzattığı ve işin seyrini de değiştirdiği gibi, bu arada davacı yüklenicinin*Mahkemesi'nin * Esas sayılı dosyasında iflas ertelenmesi davası açtığı ve davanın derdest ve rüyet olup, Yargıtay … Dairesi'nin * günlü bozma ilâmından sonra henüz karara bağlanmadığı, bu durumda aradan geçen süre de gözetildiğinde ortaya çıkan ve elde olmayan nedenlerle, sözleşmenin ifasının taraflardan beklenemeyeceği, davalı idarece de tasfiyeye karar verilip, feshedilmediği anlaşılmıştır. Bu hali ile fesih bulunmadığından davalının haksız feshinden söz edilemeyeceğinden davacının kâr kaybı isteminin dayanağı bulunmamaktadır. Kâr kaybı alacağı ve bu alacağa ait işlemiş faize ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden kabul kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Devamı...

sözleşmenin düzenlenmesinden sonra değişik tarihli sözleşmelerin düzenlendiği anlaşılmakta olup davacı yeni sözleşmelerin aslında yeni sözleşme olmadığını, ilk sözleşmenin hata ve hile ile içeriklerinin değiştirildiğini iddia etmiş, davalı da ilk sözleşmenin * tarihli sözleşme iken sonradan bu sözleşmede değişik tarihlerde detaylandırma, değişiklikler yapıldığını iddia etmiş, yargılama sırasında taraflar arasında değişiklik metinleri konusunda uzlaşma sağlanamamıştır. Bu durumda incelemenin her iki tarafın anlaştığı ilk sözleşme olan *tarihli ilk sözleşmeye göre yapılması gerekmektedir. Bu sözleşmede imalât bedeli * TL anahtar teslimi götürü bedel olarak kararlaştırılmıştır. Sözleşmedeki bedel, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan BK'nın *maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması yada iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalar açıklanan ilkeye uygun olmadığından yapılması gereken iş hükme esas alınan bilirkişilerden açıklanan ilkeye uygun olarak hesaplama yapılmak üzere ek rapor alınıp ihtilâfsız ödeme olan * TL'nın mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir
Devamı...

Davalı iş sahibi bu yazıyla konseri iptâl etmekle, sözleşmeyi feshetmiştir. Taraflar arasındaki eser sözleşmesi nakit bedel karşılığı düzenlenmiş olduğundan tek taraflı fesih beyanı ve bunun karşı tarafa ulaşmasıyla hukuki sonuç doğurur. Söz konusu erteleme yazısı aynı tarihte davacı şirket yetkilisine elden tebliğ edildiğinden davalının fesih iradesi sözleşmenin tarafı olan davacıya ulaşmış ve fesih gerçekleşmiştir. Davalının erteleme (fesih) yazısında fesih nedeni olarak Kobani olayları gösterilmiş olduğundan TBK’nın 484 maddesinde tanımlanan ve uygulamada keyfi fesih diye de adlandırılan tazminat karşılığı fesih söz konusu olmayıp, neden gösterilerek fesih söz konusudur.
Devamı...

Davalı yüklenici ile dava dışı davacının ikamet ettiği binanı yönetimi olan … ile *Çatı Yenilenmesi, Bina Drenajı, Bina Merdivenleri Tamiri, Bakımı ve Boyanması, Otopark Üstü İzolasyonu ve Drenaj Bağlantısı, Otopark Alt Katlarının Bilumum Tadilat İşlerinin Hizmet Sözleşmesi başlıklı sözleşmenin düzenlendiği ve bu kapsamda kat maliki olan davacının davaya konu *adet * TL bedelli senet düzenleyerek davalı yükleniciye verdiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunmamakta ise de; davacının davalı şirket dava dışı site ile davalı arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında senet verdiği çekişmeli olmadığına göre bu senetlerden dolayı menfi tespit talep edebileceği kabul edilmiştir. Bu kabulden sonra davalı yüklenicinin davacı iş sahibinden varsa alacak miktarının belirlenip buna göre senet bedellerinden davacının ne kadar borçlu olduğu hususunun tespiti gerekir.O halde mahkemece yapılacak iş; HMK'nın *ve devamı madde hükümlerine uygun seçilecek bir inşaat bilirkişisi marifetiyle dosya üzerinden dosyada mevcut delil tespit raporu ve bulgular da değerlendirilerek davalı yüklenicinin hak ettiği iş bedeli belirlenmeli, yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra dava konusu senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığı miktar belirlenmeli, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişle rapor alınarak tüm bu değerlendirmeler ışığında karar verilmesinden ibaret olmalıdır
Devamı...

Hükme dayanak yapılan asıl ve ek rapor denetime elverişli olmadığı gibi, sözleşme ve eklerine de aykırıdır. Sözleşme bedeli KDV hariç … TL olarak kararlaştırılmıştır. KDV'nin ilavesiyle sözleşme bedeli … TL'dir. Sözleşme kapsamında kalan işlerin, "işin detayına ekli teklif listesine" göre yapılacağı belirtilmiştir. Davada ayrıca sözleşme dışı imalâtın da bulunduğu belirtilerek bunlarla birlikte sözleşme kapsamı dahil toplam iş bedeli alacağından ihtilafsız olan … TL ödemenin mahsubu ile bakiye alacak istenmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, HMK'nın 266 ve devamı maddelerinde öngörülen şekilde oluşturulacak konusunda uzman bilirkişi kurulu vasıtasıyla inceleme yapılmalı, sözleşmekapsamındaki işlerin, sözleşmedeki götürü bedele göre, sözleşme dışı imalâtın ise vekâletsiz iş görme hükümlerine göre hesaplattırılarak böylece toplam alacak bulunmalı, bundan ihtilafsız ödeme tutarı düşülerek kalana göre hüküm kurulmasından ibarettir. Eksik inceleme, yetersiz bilirkişi raporuyla hükme varılması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur….
Devamı...

sözleşme ve fesih tarihinde yürürlükte olup olayda uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun*maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un * maddesinde gösterilen "kesinti yöntemi" esas alınarak hesaplanması gerekir. Kesinti yöntemine göre yüklenicinin fesih sebebiyle yapamadığı sözleşmekonusu işlerin geri kalan kısmından dolayı mahrum kaldığı kâr kaybının, öncelikle yapılmayan işin sözleşmenin feshi tarihindeki bedelinin (eser tamamlanmış, borç ifa edilmiş olsaydı yüklenicinin eline geçecek bedel ile sözleşmesine göre yapılan imâlat sebebiyle yükleniciye ödenen ya da ödenecek bedel farkı) tespit edilmesi, bulunacak bu bedelden yüklenicinin işi fesih sonucu tamamlamaması sebebiyle sağladığı tasarruf (malzeme, işçilik, sigorta, vergi vs. masraflar) ile bu süre içinde başka bir iş yapıp çalışmışsa ya da başka bir iş yapmaktan kaçınmışsa kazanabileceği miktarlar belirlenip bulunacak bu miktarların ilk olarak bulunan yapılmayan iş bedelinden çıkartılarak hesaplanması gerekir…. O halde mahkemece kâr kaybının az yukarıda açıklanan ilke ve yönteme uygun olarak hesaplanması için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, iş sahibi tarafından feshedilmeyen ayakta olan sözleşmeye dayalı kâr kaybı hesabı yapan rapora itibarla yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Devamı...

yapılan araştırma ve inceleme yetersiz olup, eksik araştırma ile karar verilemez. Şöyleki; Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 25. maddesinde, "Yüklenicinin taahhüdünü ihale dökümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi (yer teslimine yanaşmaması, işin bütününün tek alt yükleniciye yaptırılması veya onaya tabi işlerde izinsiz alt yüklenici çalıştırılması, sözleşmenin izinsiz devri, izinsiz temlik, süresi biten teminat mektubunun süresinin uzatılmaması, iş programının aksatılması gibi sözleşmeye aykırı davranışlar) veya işi süresinde bitirilmemesi hallerinde, ihale dökümanında belirtilen oranda gecikme cezası uygulanmak üzere, İdarenin en az on gün süreli ve nedenleri açıkça belirtilen ihtarına rağmen aynı halin devam etmesi durumunda, ayrıca protesto çekmeye gerek kalmaksızın kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir." düzenlemesi bulunmaktadır. Sözleşmenin bu maddesindeki 10 günlük süre feshedilemeyen süre olup bu süre içinde gecikme cezasının uygulanacağı da kabul edildiğinden, davalı iş sahibinin feshedilemeyen bu 10 günlük süre ile ilgili olarak gecikme tazminatı istemesi mümkündür. Davalı idarece imzalanan (3) nolu hakedişte feshedilmeyen süreye ilişkin 10 günlük karşılığı cezanın hesaplanarak alacaktan mahsubu yerine * gün karşılığı * TL gecikme cezası uygulanması sözleşmenin yukarıdaki maddesine aykırı olmuştur. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, davalı işsahibinin 10 günlük ceza dışındaki isteminin reddi gerektiğinden, davalı iş sahibinin (10) günlük feshedilemeyen süreye ilişkin gecikme cezası hesaplanarak, kalan süre yönünden idarenin gecikme cezası isteminin reddiyle yüklenici alacağının belirlenmesi için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Kararın açıklanan bu nedenle bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

Mahkemece hüküm altına alınan alacağa * tarihinden itibaren faiz yürütülmüştür. Dosya kapsamından faize başlangıç yapılan tarihin yüklenici tarafından tek taraflı olarak çıkartılan kesin hesabın iş sahibi idareye verildiği tarih olduğu anlaşılmaktadır. Yüklenicinin kesin hesabı çıkarıp idareye vermesi kesin hesaptan kaynaklanan alacak yönünden idareyi temerrüde düşürmez. Sözleşme tarihi itibariyle somut olaya uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun * maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile temerrüde düşeceğinden ve dava öncesi borçlunun ihtarla temerrüde düşürüldüğüne dair iddiada bulunup kanıtlanmadığından temerrüt davanın açıldığı * tarihinde oluşmuştur. Mahkemece temerrüt tarihinin belirlenmesinde yanılgıya düşülerek faizin dava tarihi yerine önceki bir tarihten başlatılması doğru olmamıştır.
Devamı...

faize başlangıç yapılan tarihin yüklenici tarafından tek taraflı olarak çıkartılan kesin hesabın iş sahibi idareye verildiği tarih olduğu anlaşılmaktadır. Yüklenicinin kesin hesabı çıkarıp idareye vermesi kesin hesaptan kaynaklanan alacak yönünden idareyi temerrüde düşürmez. Sözleşme tarihi itibariyle somut olaya uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 101/1. maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile temerrüde düşeceğinden ve dava öncesi borçlunun ihtarla temerrüde düşürüldüğüne dair iddiada bulunup kanıtlanmadığından temerrüt davanın açıldığı 14.07.2005 tarihinde oluşmuştur. Mahkemece temerrüt tarihinin belirlenmesinde yanılgıya düşülerek faizin dava tarihi yerine önceki bir tarihten başlatılması doğru olmamıştır. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK'nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken 1086 Sayılı HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur
Devamı...

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı … tarafından sözleşmenin kurulması istemine ilişkin olarak açılmış, mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı vekili, müvekkili kurumun 6200 sayılı Kanun'la verilen yetkiye dayanarak sulama kooperatiflerinin tesislerini yapıp, monte ederek çalışır vaziyette teslim ve devrettiğini, devir sözleşmesi ile pompaj tesislerinin intifa hakkının kooperatife geçmekte olduğunu, mülkiyetin ise, bedel ödeninceye kadar idarede kaldığını, taraflar arasında imzalanan 22.11.2012 tarihli ön sözleşmenin imzalamasını müteakip işlemleri yapıp tesislerin kurulup devire hazır hale getirildiği halde, davalı kooperatifçe sözleşmenin imzalanmadığını, sözleşmenin kurulmasına karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilerek sözleşmenin kurulmasına ve sözleşme şartlarının da düzenlenmesine karar verilmiştir
Devamı...

Dava, eser sözleşmesinin feshine, fazla ödenen bedelin iadesine, iş bedeli karşılığı verilen senetlerin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır. Davalı, fesihte davacının haksız olduğunu, ödemelerin vadesinde yapılmadığından işin ifa ile sonuçlanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulü ile asıl ve ek sözleşmelerin feshine
Devamı...